SON DAKİKA

2024 ÖĞRETMENLER GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN

Fuat Bayramoğlu yazdı.

2024 ÖĞRETMENLER GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN
A- A+ PAYLAŞ
Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit


Bilgi-Sevgi Mimarlarının 24 Kasım Öğretmenler Günü.

Her yıl 24 Kasım, Türkiye’deki eğitim dünyasının kahramanları olan öğretmenlerimize minnetimizi sunmak için özel bir fırsat sunar. Öğretmenler Günü, sadece onların emeğini hatırlamak için değil, aynı zamanda geleceğimizi inşa eden bu değerli insanlara olan sorumluluğumuzu yeniden düşünmek için de bir vesiledir.

Bir Teşekkür ve Sorumluluk Manifestosu

Her yıl 24 Kasım’da kutlanan Öğretmenler Günü, yalnızca bir anma değil, aynı zamanda öğretmenlik mesleğinin toplumdaki yerine dair bir muhasebe fırsatı sunar. Bir öğretmenin hayatına dokunduğu her birey, aslında toplumun geleceğine de bir iz bırakır. Bu yüzden, Öğretmenler Günü, sadece geçmişin öğretmenlerine teşekkür etmekle sınırlı olmamalı; aynı zamanda eğitimin ve öğretmenlik mesleğinin geleceği için sorumluluklarımızı hatırlatan bir gün olarak değerlendirilmelidir.

Öğretmenlik, sadece bir meslek değil, bir yaşam tarzıdır. 
Sabahın ilk saatlerinden akşamın geç vakitlerine kadar, bir çocuğun gözlerindeki parıltıyı görmek ve onun başarısını artırmak için emek harcayan öğretmenler, toplumların geleceğini şekillendiren sessiz gerçek kahramanlardır. 
Onların kalem tutmayı öğrettiği eller, bir gün ülkenin yarınlarını çizen kalemlere dönüşür. Hatta dünyanın kaderine hükmedecektir

Öğretmenin Toplumdaki Rolü

Bir öğretmen, bilgi aktaran bir figür olmanın ötesinde, bir rehber, bir ilham kaynağı ve bir modeldir. Öğretmenler, yalnızca akademik bilgilerle değil, aynı zamanda toplumsal değerlerle öğrencilerini şekillendirirler. Bu bağlamda öğretmenlik, bir meslekten ziyade bir yaşam biçimidir.

Ancak öğretmenlerin üstlendiği bu kutsal görev, bazen ne yazık ki hak ettiği değeri göremeyebiliyor. 
Öğretmenlerimize daha iyi çalışma koşulları sunmak, eğitime yaptıkları katkıyı daha fazla takdir etmek ve öğretmenlik mesleğinin toplumdaki saygınlığını artırmak hepimizin ortak sorumluluğudur. 
Çünkü öğretmenlerin yetiştirdiği bireyler, bir toplumun kültürel ve ekonomik kalkınmasının temel taşlarını oluşturur.

Öğretmenlik, bilgi aktarımından öte bir süreçtir. Öğretmenler, öğrencilere sadece akademik bilgi kazandırmaz; aynı zamanda değerler, ahlak ve insan sevgisi aşılar. Hayatta karşılaşılacak zorluklara karşı güçlü durmayı, yılmamayı ve her zaman öğrenmeye açık olmayı öğretirler.

Bu özel gün vesilesiyle, öğretmenlerimizin sadece bir gün değil, her gün hatırlanması gerektiğini unutmamalıyız. Bugün, onlara bir çiçek ya da bir notla teşekkür etmek güzel bir başlangıç olabilir; ama asıl teşekkür, onların verdiği eğitimi ve öğretileri hayatımıza yansıtarak gerçekleşir.

İkinci (2.) Türkiye Yüzyılının başladığı bu zamanlarda,  her alanda dünyada güçlü, saygın, medeni ve lider ülke olmak zorundayız. 
Buna da ilimle, idealist öğretmenlerle, idealist öğrencilerimizle ulaşacağız.
İnsanlığın kıymetli öğretmeni olan Sevgili Peygamberimiz  “İlim öğrenmek, kadın-erkek her Müslümana farzdır.” Sözü, ulaşmamız gereken yegâne hedefi gösterirken, bu ülkü için gece gündüz koşmamız gerektiğini içinde yaşadığımız buhranlı ve acı günler,  bizlere güçlü devlet olmamız emrediyor.  
***
Mesleğine aşkla bağlı öğretmenler çok iyi bilir ki, sevgi olmadan bu mesleğin ideal bir şekilde yapılması mümkün değildir. 

Kısaca sevgi, öğretmenlik mesleğinin özüdür.

O halde, gönüllere talip olmalıyız. Gönüllere davranışlarımızla, ilmimizle, güler yüzlü tebessüm eden hallerimizle girmeliyiz. 
Çocuklarımızın “Rahmani bir güçle yapılan kıymetli kalbine ihlasla dokunmalıyız.”  
Mesleğimize sevgiyle, merhametle, sabırla ve şefkatle işimize dört elle sarılmalıyız.
Öğretmenler, öğrenciler için bir öğretmen olmanın yanında, bazen bir anne, bazen bir baba ve bazen sığınılacak bir limandır. 

Bir öğretmenin ülkesinin geleceğine ektiği doktor, mühendis, bilim adamı, vali, kaymakam, iyi bir anne, şefkatli bir baba, vefalı bir dost, yardımsever bir vatandaş, vatanını milletini sevip ona hizmet edecek öğrencileridir. 

Öğretmenin canına can katan işte bu idealdir.

Akşemsettin’i, Mevlana’yı, Yunus Emre’yi, Hacı Bektaş-ı Veli’yi, Ahmet Yesevi’yi, İmam-ı Rabbaniyi, Osman Gaziyi, Mimar Sinan’ı, Alpaslan’ı, Fatih’i, Yavuz’u ve Mustafa Kemal’i bizleri yetiştiren, öğretmenlerdir. 

Soykırım, devam ediyor
Filistin de dünyanın gözü önünde 7 Ekim 2023’ten bu yana soykırım yaşanmaktadır.  Bu zulme ABD, İngiltere,  İsrail,  Avrupa Birliği, ABD, Suudi Arabistan gibi menfaat şebeke devletleri, çanak tutup desteklerken,  dünyada merhamet ve vicdan sahibi toplumlar bu katliamı reddetmekte, kabullenememektedir.

Emperyalistlerin ilimden gayeleri, güçlü ve pahalı silahlar üreterek bu silahları satmak, mazlumların kanını akıtmak, insanları sömürmek, ürettikleri silahları da mazlumların üzerine kullanmaktadır. 
Para onların her şeyidir. Para emperyalist Siyonist katiller için bir sahte tanrıdır. Paraya tapınırlar.
Ya bizler? 
Türkler, Kürtler ve Ehli sünnet itikadına inananlar.
Bizler ise var olduğumuzdan bu yana hep mazlumdan yanayız. Tarih şahidimizdir.
Akıl alır değil, Filistin’deki 40 bin çocuk, kadın, masum göz göre göre dünyanın gözü önünde şehit edildi.  
Dünya sağır, dünya dilsiz, dünya (nan)kör olduğu bu günlerde. Teknoloji batılı tek dişi kalmış canavarların hizmetinde.

Tarihler boyunca iç ve dış hainler, günümüzde boş durmadılar. Çeşitli kılıklarla, can damarlarımıza sızmaya çalışıyorlar. 
Artık hainleri net görebiliyoruz.

Sanayide ileri seviyedeki ülkelerle olan koşuda, bu gün az-biraz gerideyiz.
Bu farkı kapatmak için millet olarak Öğretmenlerimiz başta olmak üzere bu ikinci Türkiye Yüzyılında, yarınlarımıza çalışarak hazırlanmaktan başka ülkümüz olmamalı. 
Evet, her şey eğitimle olacak.
Ne var ki, “Eğitimin içinde ahlak yoksa” teknolojiniz Hiroşima’ya atom bombası atarak, milyonlarca insanın ölümüne ve sakat kalmasına vesile olunabiliyor.
Eğitimin içinde ahlak yoksa İsraillilerde Gazze’de çocukları, kadınları, masum insanları paramparça ediyor.
Emperyalistlerini hedefi, silah satarak korkunç paralar kazanmak. 
Tatlandırılmış gıdalar(!) içecekler ihraç ederek, uzun vadede hastalıklar yaymak. 
Sonra da,  patent üretimlerle ilaçlarını satarak, tekrar paralar kazanmak.
Paralar kazandıktan(!)  sonra güçsüz ülkeleri bombalayıp, fakir milletleri emperyalizmin (şirketlerin) uşaklığını yaptırmak.
 
Öğretmenlerimize İhtiyacımız Var.
Öğretmenler, şanlı atalarının ilmiyle, ahlakıyla yoğrularak,  dünyaya barış, adalet, insanlık ve merhamet dağıtmaya aday nesiller yetiştirmek, bu çaresiz, öksüz kalmış dünyayı tekrar sahiplenmek zorundalar. 
Öğrencilerini, çağın en üstün bilgileriyle donatırlarken; onları vicdanlı ve ahlaklı olarak da yetiştirmek zorundalar. 
Bunu da öğretmenlerimizin ferasetine ve vicdanlarındaki hiç sönmeyecek tarihi misyon gücüne bu gün çok ihtiyaç var.
***
Kıymetli Öğretmenlerimiz,
Bolu’daki öğretmenlerimiz-eğitimcilerimiz başta olmak üzere,
Tüm Şehit öğretmenlerimizi, ebediyete intikal eden ve emekli olan tüm öğretmenlerimizi saygı, şükran, rahmet ve dualarla anar,
Sabrınız, sevginiz ve bilginizle yolumuzu aydınlattığınız için teşekkür ederiz. 
Öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Gününü kutlar, 
Tüm öğretmenlerimize sonsuz teşekkürler ve saygılar sunarım efendim.

Fuat Bayramoğlu
    23/11/2024

YOUTUBE Kanalımız www.youtube.com/spor14tv

Yorumlar

Yorum yazın

Yorum yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI : Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.